Ergenekon Davası, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin temyiz kararıyla 9 yıl sonra çöktü. Davanın mağduru olup yıllarını cezaevinde geçirenlerin bazıları ise bu kararı görecek kadar yaşayamadı.
Ergenekon soruşturmasında ‘Örgütün kasası’ iddiasıyla tutuklanıp kanserin son evresinde neredeyse ölmek üzereyken tahliye edilen Kuddusi Okkır’ın eşi, yaşatılan zulme tepkili; “Ergenekon ailemi yıktı. Kumpasla eşimi katlettiler. Hesabını kim verecek? Kuddusi, göz göre göre ölüme terk edildi. Kuddusi’nin gizli kasa olduğunu söylediler ama hâlâ eşimin borçlarını ödemeye çalışıyorum.”
‘Eşim ölüme terk edildi’
Ergenekon’un finansörü olduğu iddiasıyla tutuklanan ancak cezaevinde hastalanarak 8 yıl önce yaşamını yitiren Kuddusi Okkır’ın eşi Sabriye Okkır, Yargıtay’ın temyiz kararından sonra Milliyet’e konuştu. Eşi Kuddusi Okkır’ın göz göre göre ölüme terk edildiğini dile getiren ve yaşananlara isyan eden Sabriye Okkır, “Milletin vicdanı ne kadar çalışacak bilemiyorum. Sözün bittiği yerdeyiz. Bu saatten sonra pardon demenin, aldatıldım demenin ne anlamı var? ‘Ben bu davanın savcısıyım’ diyenler benim yaşadığım acıyı anlayabilir mi? Ergenekon Davası ile ilgili sorumluluğu tüm millet kendi vicdanında taşısın. İnsanlar cezaevinde ölürken kumpası bilenler, uydurma davanın farkında olanlar tepki göstermedi. Zamanında bu tepkiler gösterilmiş olsa Kuddusi Okkır hayatta olabilirdi” dedi.
‘Bu bir hukuk cinayeti’
Hukuk cinayeti işlendiğini dile getiren Okkır, sözlerine şöyle devam etti; “Ergenekon diye bir örgüt olmadığını herkes biliyordu. Eşimin hesabını kim verecek. 8 yıldır adalet arıyorum. Tüm kapılar yüzüme kapanıyor. Kuddusi’nin gizli kasa olduğunu söylediler ama bizim evimizden ne ayakkabı kutuları, ne de kasalar çıktı. Eşimin borçlarını ödemeye çalışıyorum. Adalet mücadelesi ve açtığım davalar için bankalardan kredi çekiyorum. Aylarca Hastane köşelerinde dolaştırıldık. Hastane süreçlerinde 3 hafta eşime ulaşamadığım, nerede olduğunu bilmediğim zamanlar oldu. Kuddusi resmen ölüme terkedilmişti. Devlet alenen cinayet işlediği halde ‘İhmal yoktur’ diye raporlar tanzim edildi. Kimse 8 yıldır yaşadığım acıları bilmiyor. Ailem yıkıldı. Ergenekon madem yok, bu kumpasa çanak tutan, suça ortak olanlardan hesap sorulsun. Kuddusi hangi dava uğruna ölüme terk edildi? Eşimi neden tedavi ettirmediler, neden yoğun bakım hastası olmasına rağmen cezaevinde tuttular? Eşim acılar içinde öldü. Elimde Barolar Birliği’nin yayınlamış olduğu 48 sayfalık Okkır raporu var. Bu kadar hak ihlaline uğramış bir insan için açtığım davalardan henüz sonuç alamadım. Sadece hak, adalet arıyorum. İç yargı yolu tamamlandıktan sonra AİHM’e gideceğim.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.