Osmanlıya hayranlığını her fırsatta dile getiren AKP iktidarı, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve üniversitelerden sonra, 96 yıldır Türk milletinin iradesinin sembolü olan Meclis’e de ‘külliye’yi soktu.
Arapça bir sözcük olan külliye, cami ile birlikte medrese, imaret, türbe, kütüphane, hamam, aşevi, kervansaray, çarşı, okul, hastane, tekke, zaviye vs. gibi binalardan oluşan yapılar topluluğuna verilen isim. ‘Külliye’ sözcüğü Türkiye’nin gündemine kaçak saray, Ak Saray, Beştepe gibi isimlerle anılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın maliyeti üzerine yapılan tartışmalar sırasında girdi. Atatürk Orman Çiftliği’ne 1 milyar 370 milyon liraya kaçak olarak inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın adının Cumhurbaşkanlığı Külliyesi olarak değiştirildiğini bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı… Ardından İstanbul’da Cumhurbaşkanlığı’na tahsis edilen Yıldız Sarayı da Yıldız Külliyesi olarak anılmaya başladı. Üniversitelerin, ‘kampüs-yerleşke’ sözcüğü yerine ‘külliye’yi kullanmaya başlaması da gecikmedi.
İSMAİL KAHRAMAN GELDİ, BÖYLE OLDU
‘Dindar Anayasa lazım’ diyen İsmail Kahraman’ın TBMM Başkanı olmasının ardından, TBMM de resmen ‘Külliye’ oldu. Meclis Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan belgelerde TBMM yerleşkesinin adı “külliye” olarak değişti. AKP’li İdare Amirleri Salim Uslu, Ahmet Gündoğdu, Orhan Karasayar, Erdoğan Özegen, CHP’li Tufan Köse, HDP’li Sırrı Süreyya Önder, MHP’li Seyfettin Yılmaz ile Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Tamirci’nin imzaladığı güvenlikle ilgili raporda “Meclis külliyesi’’ ifadesi açıkça yer aldı. Muhalefet de külliye ifadesini kabullendi. TBMM’deki güvenlik önlemlerine ilişkin raporda, mobil ekiplerin ziyaretçileri yönlendirmesine ve araç park yerlerine ilişkin düzenlemeler yer aldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.