CHP İzmir İl Danışma Meclisi toplandı

ONUR GÜMÜŞ / EGE MECLİSİ – İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleşen, CHP İzmir İl Danışma Kurulu Toplantısı başladı. CHP İzmir Örgütü’nün bir araya geldiği toplantıda; örgütün sorunlarını tartışılıp, 2019 seçimleri için yol haritasının çizilecek. CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, il yönetimi, il disiplin kurulu üyeleri, ilçe başkanları, ilçe sekreterleri, partili belediye başkanları, milletvekilleri, Parti Meclisi üyeleri, Yüksek Disiplin üyeleri, Yalova Milletvekili Muharrem İnce ve STK temsilcileri toplantıya katılan isimler arasında yer aldı.

YÜKSEL: CUMHURİYETTEN YANA TARAF OLUNMALIDIR DİYORUZ

Açılış konuşmasını yapan CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti iktidarını eleştiri. Yüksel,  "Tarafsız olan bertaraf edilir anlayışı hem ilimizde hem ülkemizde devam etmektedir. Muhtedir diyorki; bir taraf olan bertaraf olur, biz de diyoruz ki; tam da bu nedenle Cumhuriyet'ten yana, Atatürk ilkelerinden yana, özgürlükler ve demokrasiden yana, çocuk haklarından, insan haklarından yana taraf olunmalıdır diyoruz" şeklinde konuştu.

"PKK’YI VE İKTİDARI NEFRETLE KINIYORUZ"

İzmir’e hemen her gün şehit haberleri geldiğini hatırlatan Yüksel, "Bunca şehit verirken, terörle hiçbir ilişkisi olmayan insanlar, sivil yurttaşlarımız ölüyor. Bu terörü yaratan, PKK’yı lanetle kınıyoruz. Döktükleri kanda boğulacaklarını biliyoruz. Bizi terörle yan yana göstermeye çalışan, terörü besleyen büyüten paraleli besleyen, büyüten bu iktidarı nefretle kınıyoruz" dedi.

"PROJELERİMİZ HÜKÜMET TARAFINDAN ENGELLENİYOR"

İzmir’in, AK Parti’nin politikalarından doğrudan yada dolaylı şekilde olumsuz olarak etkilendiğini belirten Yüksel, "AKP, 2002 yılında iktidar olduğunda, İzmir kamu yatırımlarında yüzde 6 pay alıyordu, bugün yüzde 3’e düşmüş durumda. İzmir, 5 veriyor 1 alıyor. İzmir Büyükşehir Belediyemiz, son 8 yılda koskoca devletin yaptığı yatırımdan daha fazla yatırım yapmıştır. AKP, İzmir’e kamu yatırımı yapmadığı gibi, bizim yerel yönetimlerimizin projelerini Ankara’da bekleterek engelliyor. Bu projelerin yürümesini geciktiriyor. Ama geciktirmelerine rağmen eninde sonunda bizim yerel yönetimlerimiz bu projeleri hayata geçirecektir’’ ifadelerini kullandı.

"İZMİR’İ SEVMİYOR MUSUNUZ SAYIN DELİCAN?"

Katı Atık Bertaraf Tesisi ve Yüzülebilir Körfez Projeleri’nin İzmir için çok önemli projeler olduğunu belirten Yüksel, "Katı Atık Bertaraf Tesisi konunda Büyükşehir Belediyemiz’in 2005 yılından beri çalışmaları var. Yer konusunda bir çok engele takıldı. 2 yıl önce olumlu rapor veren Orman Bölge Müdürlüğü, 2 yıl sonra olumsuz rapor veriyor. İzmir’in katı atık sorunu, herkesin, bütün İzmirli’nin sorunudur. Körfez Projesi için ise, 2011 yılında Büyükşehir Belediyemiz ve TCDD beraber başvuru yaptı. 5 yıldır hala ÇED raporu verilmedi. Bakanımız Binali Yıldırım, bizi Ankara’ya çağırdı, bir el uzattı. AKP İl Başkanı ise, çıkıp açıklamalar yapıyor, nasıl kavga çıkarırız derdi. Yüzülebilir Körfez Projesi’nde hep birlikte yüzeceğiz Sayın Delican. Katı Atık Bertaraf Tesisi'ni hep birlikte kullanacağız. İzmir’e hizmet etmeyecekseniz neden siyaset yapıyorsunuz? İzmir’i sevmiyor musunuz?" dedi.

KOÇ’DAN DEMİRTAŞ’A: OTUR YERİNE SARAYIN UŞAĞI

Karşılarında Türkiye Cumhuriyeti’ni bir yerlere sürüklemek isteyen siyasi mekanizma olduğunu dile getiren  Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, "Bunlar ne ile barışık, neyin mücadelesini yapıyorlar. Karşımızda bilinçli, bizim hayat şartlarımızı, modern Türkiye Cumhuriyeti’ni bir yerlere sürüklemek isteyen siyasi mekanizma var. Kendi içimizde yarışalım, mücadelemizi yapalım ama sonra aklımızı başımıza alalım. Bu bağımsız Türkiye mücadelesi, emek mücadelesi, bunu hepimizin bilmesi gerekiyor. Evet korku var, evet sindirdiler. Ama bu ülkenin korkmayan insanları ve korkmayan kurumları var. Hala her şartta bedeli ne olursa olsun, baş da eğmeyeceğiz, baş da vermeyeceğiz. Sistematik bir saldırı var. Ben parti içinde muhalif bir insanım ama partinin kurumsal kimliğine hep saygım oldu" dedi.

HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ı da sert bir dille eleştiren Koç, "Sen Türkiye’nin partisi ol, Türkiye‘de Kürt kardeşlerimin demokratik hak taleplerinini bir terör örgütünün iradesine ipoteklemeden gel Meclis'te savun. Sen Kürt kardeşlerimizin siyasi temsilcisin diye ortaya çıktın, otur yerine sarayın uşağı!’’ ifadelerini kullandı.

SINDIR: SAPIKLIKTAN DA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMAMIZ GEREKİYOR

Türkiye’de iktidarın ülkeyi yönetemediğine değinen Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır, "İktidar, karşı devrim hareketini çok iyi yönetiyorlar. Bunun için terörü ve yoksulluğu iyi yönettiklerini söyleyebiliriz. Karaman’da çocuklar istismara uğruyor, ama genel başkanımızın sözünü alarak gerçekte yaşanan sorunu örtbas etmeye çalışıyorlar. AKP, 13 yıl önce iktidara geldiğinde terör bitme noktasında iken, terörü sonuna kadar kullandılar. Gittiler barış süreci adı altında Oslo’da protokole imza attılar, İmralı'dan medet umdular, Kandille masaya oturdular. 'PKK silah bırakacak, terör yok edilecek' dediler. Ama 7 Haziran sonraki terör faaliyetleri Türkiye’yi nereye getirdi. AKP siyasi iktidarını nasıl yeniden koruyabildiği, bundan kim fayda sağladığını yaşayarak gördük. Türkiye bir çözümsüzlüğe, bir tıkanmışlığa geldiği noktada gündem değiştirerek, o gündemin gereği olarak vatandaşları, yandaş medya kanallarıyla tartıştırmaya getiriyorlar. İstismara uğrayan çocuklar unutuldu. Sayın Genel Başkanımız hakkında olmadık laflar da ağızlarına alıyorlar. Onların işgal ettikleri koltuklardan derhal uzaklaşmaları gerekiyor. Biz teröre yardım ve yataklıktan kendileri hakkında suç duyurunda bulunduk ama yapmamız gereken bir şey daha var, o da sapıklığa yardım ve yataklık etmekten suç duyurusunda bulunmaktır’’ dedi.

BEKO’DAN KURULTAY ÖNERİLERİ

Bu tarz danışma kurullarının hayati önemi olduğunu düşündüğünü söyleyen DİSK Genel Başkanı Kani Beko, partiye yönelik önerilerini dile getirdi. Beko, "Kadın sorunları sadece kürsüden, 3 dakikalık konuşmayla çözülemez. Buradan ben CHP’ye öneriyorum, mutlaka gündemine alınmalı. Türkiye’de kadın kurultayları ve gençlik kurultayları mutlaka yapılmalı. 1 Mayıs öncesi işçilerin ekonomik, demokratik, siyasi, sosyal anlamdaki sıkıntılarını, sorunlarını işçi kurultayları yaparak dinlemenin doğru olacağını düşünüyorum. Çiftçi sorunların öyle sohbet ederek çözülmez. Çiftçi sorunlarını çözmek istiyorsak çiftçi kurultaylarını mutlaka yapmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

KOCAOĞLU’NDAN ‘YEREL YÖNETİM’ VURGUSU

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel yönetimlerin başarısının yadsınamayacağını, CHP’nin yerel yönetimlerde iktidar olduğu il, ilçe ve beldelerde  partinin  daha iyi durumda olduğunu belirtti. Kocaoğlu, "Genel iktidarın, yerel iktidarın başarılı çalışmalarından geçtiği gibi, genel doğrultudan hareketle yerel yönetimlerin daha iyi değerlendirilmesi, sahiplenilmesi ve genel merkez tarafından desteklenmesi gereklidir. Çünkü yerel iktidarlar başarılı olamadan genel iktidarın kapısının açılması çok zordur. Belediye başkanları görev yaptıkları kentleri, beldelerini çok iyi tanıyan insanlardır. Dolayısıyla parti yönetiminin alacağı kararlarda görüş ve önerilerine başvurması gerekmektedir. Şuanda CHP’nin en büyük itici gücü, güçlü, çalışkan dürüst ve adil, genelin yararını koruyan yerel yönetim anlayışıdır’’ şeklinde konuştu.

KOCAOĞLU: BİRBİRİMİZE  SAHİP ÇIKALIM

İl başkanından, ilçe başkanına, milletvekilinden, genel başkanına, öggütün bütün birimlere kadar herkese sahip çıkmanın gerektiğini vurgulayan Kocaoğlu, ‘’Güçlenmek zorundayız, güçlerimizi birleştirmek zorundayız. Umut biziz, umut CHP’dir. Bize çalışmak düşüyor, bize gayret düşüyor, bize birlik beraberlik içerisinde olmak düşüyor. Bunu yapabilirsek insanların susadığı, tüm hemşerilerimizin, vatandaşlarımızın susadığı demokrasiyi , adaleti, hukuk devletini, yozlaşan hukuk sistemini halktan aldığımız güçle kurtarabiliriz, başarabiliriz. Bir tek olmamız gereken birlik beraberlik. Uzlaşının yolu karşısındakini dinlemekten karşısındakinin yerine kendini koymaktan geçer. Birbirimize sahip çıkalım’’ ifadelerini kullandı.